Türkiye’de arkeolog olmak da bilim insanı olmak da çok zor iş. Dünyanın saygın üniversiteleri arasında yer alan, ülkemizin en eski üniversitesinde bir öğretim üyesi nümizmatik konusunda çalışıyor ve üniversite senatosunda bir diğer öğretim üyesi “Bu hanım sarraf mı tarihçi mi” diye çalışılan alana eleştiri getiriyor. Oysa nümizmatik tarihin yardımcı bilim dallarından birisi ve bu bilim dalını küçümseyen bir tarihçi ile aynı üniversitede birlikte çalışıyorsunuz. Zor iş… Geçmişi aydınlatabilmek için bin bir güçlükle arkeolojik kazılar yapıyorsunuz hem imkânınız sınırlı hem de bürokrasiyle boğuşmak zorunda kalıyorsunuz. Bazen aldığınız ödenek yetmiyor maaşınızı çekerek harcamalar yapıyorsunuz. Hocam da ömrünü, bu zorluklarla bilime ve mesleğine adadı. Bu toprakların kültürel mirasına sahip çıkarak bunu gelecek nesillere aktarmayı görev edindi. Çok farklı alanlarda yılmadan üreterek pek çok kişiye ışık oldu. Yetiştirdiği öğrenciler de öğretim üyesi, arkeolog, nümizmat, tarihçi olarak veya başka alanlarda bu bilincin kuşaklara aktarılmasını sağladılar.
151 s, Türkçe.
İÇİNDEKİLER
